İnflamasyonun endometriozis patogenezinde rolü ve seks hormonlarının inflamatuar yanıttaki etkisi
ANAHTAR NOKTALAR
Öne Çıkan Noktalar:
Dr. García-Gómez Grubu tarafından “Endometriozis patogenezinde inflamasyon ve inflamazom rolündeki güncel algı”
Arkaplan:
Endometriozis, sıklıkla kronik ve siklik pelvik ağrıya neden olan ve sıklıkla inflamatuar bir hastalık olarak kabul edilen östrojene bağlı ve çok yönlü bir jinekolojik durumdur.
Çoğu durumda ağrı, sinir lifleri üzerindeki endometriyal hücrelerin ve pro-inflamatuar mediatörlerin istilası sonucu oluşmaktadır.
Bu hastalık için gerçek bir tedavi yoktur ve endometriozisi anlamaya dayanan yeni tedavilerin geliştirilmesi son derece önemlidir.
Anahtar noktalar:
Endometriozisteki hormonal dengesizlik temel olarak anjiyogenez, metabolizma ve inflamasyon gibi çoklu hücresel fonksiyonlarda değişime neden olur.
Nükleer reseptörlerin aktivitesi endometrioziste de değişmiştir.
Endometriozisteki farklı transkriptomik değişiklikler, değişmiş gen ekspresyonunun inflamatuar yolları etkilediği bulunmuştur.
İnflamazomlar, piropitozisi (inflamatuar bir hücre ölümü formu) ve inflamasyonda anahtar bir enzim olan Kaspaz 1’in aktivasyonunu kontrol eden karmaşık moleküler yapılardır.
İnflamazom bileşeninin, NLRP3, endometrioziste kritik yolları aktive eden östrojen reseptörü ile etkileşimi bulunmuştur.
İnflamasyonu inhibe etmek için çeşitli potansiyel ilaçlar ve alternatif tedaviler olabilir:
Crocin, bazı çiçeklerde ve safranda bulunan bitkisel bir bileşiktir ve anti-inflamatuar ve anti-proliferatif özelliklere sahip.
Nobiletin, NF-kB aktivasyonunu inhibe etme kapasitesine sahip narenciye kabuğundan izole edilmiş bir flavonoid.
Statinler ailesine ait olan Simvastatin, bir babun endometriozis modelinde de etkisi gösterildi.
Endometriozisli kadınlarda terapötik ajanların etkinliğini belirlemek için daha fazla çalışma yapmak hala gereklidir.
Endometriozisin patogenezini aydınlatmak için daha fazla in vivo ve klinik çalışmalar gereklidir.
ÖZET
Endometriozis östrojene bağımlı ve çok yönlü bir jinekolojik hastalıktır. Ne yazık ki, bu hastalık sıklıkla kronik ve siklik pelvik ağrıya neden olur. Birkaç tedavi mevcut olsa da bu hastalık için gerçek bir tedavi yoktur. Bu nedenle, endometriozisi anlamak üzerine kurulu yeni tedavilerin gelişimi son derece önemlidir.
Endometriozis sıklıkla inflamatuar bir hastalık olarak kabul edilir. Çoğu durumda ağrı, endometriyal hücrelerin ve sinir lifleri üzerindeki pro-inflamatuar mediatörlerin istilasına bağlıdır. Bu nedenle, Meksika’dan Dr. García-Gómez grubu, endometriozis patogenezinde inflamasyon ve inflamazom rolünü özetledi. Bu makale yakın zamanda “Frontiers in Endocrinology” dergisinde yayınlandı.
Endometriozisteki hormonal dengesizlik esas olarak anjiyogenez, metabolizma ve inflamasyon gibi çoklu hücresel fonksiyonların değişmesine neden olur. Enzimatik ve hormonal değişikliklerin yanı sıra, nükleer reseptörlerin aktivitesi de endometrioziste değişmiş durumdadır. Ayrıca, endometriozisteki farklı transkriptomik değişiklikler, değişmiş gen ekspresyonunun inflamatuar yolları etkilediği bulunuldu.
İnflamazomlar, piropitozisi (inflamatuar bir hücre ölümü formu) ve inflamasyon için anahtar bir enzim olan Kaspaz 1’in aktivasyonunu kontrol eden karmaşık moleküler yapılardır. İnflamatuar hastalıkların gelişmesinde inflamazom değişiklikleri yer alır. İnsan endometriyumunda NLRP3 ve ASC proteinleri de dahil olmak üzere inflamazom bileşenleri ekspresyonu olduğu gösterilmiştir. NLRP3’ün östrojen reseptörü ile etkileşime girdiği bulunmuştur. Bu etkileşim endometrial hücre sağkalımı, adhezyon ve proliferasyon ve epitel-mezenkimal geçiş yolu gibi endometriozisteki kritik yolları aktive eder.
İnflamasyonu inhibe eden çok sayıda çeşitli potansiyel ilaçlar ve alternatif tedaviler vardır. Crocin, bazı çiçeklerde ve safranda bulunan bitkisel bir bileşiktir ve anti-inflamatuar ve anti-proliferatif özelliklere sahiptir. Nobiletin, NF-kB aktivasyonunu inhibe etme kapasitesine sahip narenciye kabuğundan izole edilmiş bir flavonoiddir. Statinler ailesine ait olan Simvastatin, aynı zamanda bir babun endometriozis modelinde etkisini göstermiştir
Tüm bunlarla birlikte, endometriozisli kadınlarda terapötik ajanların etkinliğini belirlemek için daha fazla çalışma yapmak gerekmektedir. Özellikle, endometriozisin patogenezini aydınlatmak için in vivo ve klinik çalışmalar gerekliliğini sürdürmektedir.
Araştırma Kaynağı: https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/32063886